Einstein ve Siyonizm Arasındaki Bağ Nedir?

Eşsiz Bir Zekânın Politikle Buluşması

Albert Einstein, “görecelik kuramı” ile fiziği dönüştüren bir bilim adamı olarak dünya tarihine adını altın harflerle yazdırdı. Ancak onun yalnızca bir teorik fizikçi olmadığını fark ettiğimizde, çok daha derin ve karmaşık bir portreyle karşılaşırız. Einstein ve Siyonizm ilişkisi 20. yüzyılın başlarında yükselen Yahudi milliyetçiliği, yani Siyonizm, Einstein’ın hem ilgisini çekmiş hem de onu harekete geçirmişti.

Ancak bu ilgi salt ideolojik değil, aynı zamanda felsefi, kültürel ve insan haklarına dayanan bir temele sahipti. Özellikle Einstein’ın Siyonizm’le olan ilişkisi, politik ideolojilerin ötesinde bir vicdanın, entelektüel bir duruşun ve özgürlük arayışının hikâyesidir.


Siyonizm Nedir?

Bir Ulusun Özlemi

Siyonizm, 19. yüzyılın sonlarında Avrupa’da artan antisemitizme karşı Yahudi halkının kendi yurdunu kurma arzusu üzerine temellenmiş bir siyasi harekettir. Ayrıca, Theodor Herzl’in öncülüğünde 1897’de kurumsallaşan bu hareket, Filistin topraklarını Yahudi halkının ulusal evi olarak belirlemişti.

  • Siyonizm, dini bir motivasyondan ziyade kültürel ve politik bir hedef olarak şekillenmişti.

  • Einstein gibi entelektüeller ise bu harekete eleştirel destek verdiler.

Theodor Herzl’in Basel’deki Siyonist Kongre’sinde yaptığı konuşmadan bir illüstrasyon.
Theodor Herzl’in Basel’deki Siyonist Kongre’sinde yaptığı konuşmadan bir illüstrasyon.


Einstein’ın Yahudi Kimliği

Bir Ateist, Bir Yahudi, Bir İnsan

Einstein gençliğinde dine mesafeli bir tutum sergilemiş ve ateist sayılabilecek görüşler dile getirmiştir. Ancak kültürel olarak Yahudi kimliğine her zaman bağlı kalmıştır. Ona göre Yahudilik bir inançtan çok, bir manevi ve entelektüel mirastı.

  • “Ben bir Yahudi’yim, çünkü bu kimlik, beni insanlara karşı sorumlu hissettiriyor.”

  • Einstein’a göre Yahudilik, ahlaki sorumluluk, merhamet ve entelektüel dürüstlük demekti.

Einstein ve Siyonizm’le Tanışması

1920’lerin Almanyası: Antisemitizm ve Felsefi Uyanış

Ayrıca Einstein, 1920’li yıllarda Almanya’da artan antisemitizmin etkisiyle Siyonist hareketin kültürel kanadı ile yakınlaştı. Ancak onu cezbeden şey, siyasi bir devlet değil; kültürel bir uyanış ve eğitim hamlesiydi.

  • 1921’de Chaim Weizmann ile ABD’de yardım toplama turlarına katıldı.

  • Kudüs İbrani Üniversitesi’nin kurulmasına entelektüel ve maddi destek verdi.

  • Tel Aviv yerine Kudüs’ün tercih edilmesini savundu: çünkü Kudüs, ona göre ruh ve bilgelik merkeziydi.

Einstein’ın Kudüs İbrani Üniversitesi’nin açılışı için yazdığı orijinal mektup.
Einstein’ın Kudüs İbrani Üniversitesi’nin açılışı için yazdığı orijinal mektup.

Eleştirel Bir Destek: Einstein’ın Siyonizm’e Bakışı

Politik Değil, Kültürel Bir Siyonizm

Albert Einstein hiçbir zaman tam anlamıyla politik Siyonist olmadı. Özellikle onun desteklediği yaklaşım, “kültürel Siyonizm”di. Hatta bu görüş, Yahudi halkının kendi kültürel kimliğini koruyarak barış içinde yaşamasını savunuyordu.

  • Filistin’deki Araplarla ortak yaşamı savundu.

  • Yahudi milliyetçiliğinin, şovenist eğilimlere kapılmasına sert karşı çıktı.

  • 1930’larda, bazı Siyonist liderlerle bu nedenle ciddi fikir ayrılıkları yaşadı.


Nazi Almanyası ve Zorunlu Sürgün

Einstein’ın Radikalleşmesi

1933’te Hitler’in iktidara gelişiyle birlikte Einstein Almanya’yı terk etti. Nazilerin Yahudilere uyguladığı baskılar, onu daha aktif bir Siyonizm destekçisi haline getirdi. Ancak bu destek, eleştirel duruşunu hiçbir zaman kaybetmedi.

  • Princeton’a yerleştikten sonra da Siyonist kampanyalarda konuşmalar yaptı.

  • Nazi vahşeti karşısında Yahudi halkının kendi güvenliğini sağlaması gerektiğini savundu.

  • Fakat yine de “Yahudi devleti değil, Yahudi kültürel merkezi” fikrini korudu.

İsrail’in Kuruluşu ve Cumhurbaşkanlığı Teklifi

1952’de Gelen Şaşırtıcı Davet

İsrail Devleti 1948 yılında kurulduktan sonra, 1952’de Chaim Weizmann’ın ölümüyle boşalan Cumhurbaşkanlığı için Einstein’a resmi teklif yapıldı. Bu teklif, dünya kamuoyunda büyük yankı uyandırdı.

Einstein ise bu teklifi saygıyla reddetti. Gerekçesi netti:

“Ben bir bilim insanıyım, politikacı değil. İsrail halkını temsil edecek uygun kişi değilim.”

Bu cevap, onun politik pozisyon almaktaki mesafeli ve ilkeli tutumunu özetliyordu.


Einstein ve Filistinli Araplar

Eşitlikçi Bir Gelecek Umudu

Einstein, Filistin’deki Arap halkıyla Yahudilerin barış içinde yaşayabileceğine inanıyordu. Bu nedenle:

  • İki halklı bir çözümü savundu.

  • Arapların haklarının çiğnenmesine karşı çıktı.

  • “Bir Yahudi devleti kurarken başka bir halkı ezmek, Yahudiliğin ruhuna aykırıdır,” demişti.

Bu duruşu, birçok Siyonist liderin eleştirisini çekse de Einstein fikirlerinden geri adım atmadı.

Einstein’ın iki toplum arasında barış vurgusu yaptığı basın açıklaması.
Einstein’ın iki toplum arasında barış vurgusu yaptığı basın açıklaması.

Einstein’ın Mirası ve Bugünkü Yansımalar

Bir Bilim Adamının Vicdanı

Einstein’ın Siyonizm’e verdiği destek, dogmatik bir ideolojiden çok bir vicdan hareketiydi. O, Yahudi halkının hem güvenliğini hem de etik değerlerini koruyarak var olması gerektiğine inanıyordu.

  • İsrail Devleti’ni destekledi ama eleştirel gözle baktı.

  • Kültür, bilim ve barış için var olan bir Yahudi toplumu hayal etti.

  • Bugün bile İsrail’de onun ismi bilim, etik ve özgürlükle anılmaktadır.

Einstein’ın Düşünce Dünyasında Siyonizm

Albert Einstein, yaşamı boyunca çok boyutlu bir düşünce insanı olarak kalmıştır. Siyonizm’e yaklaşımı da bu çok boyutluluğun bir yansımasıdır. Politik değil, kültürel; çatışmacı değil, uzlaşmacı; çıkarcı değil, ahlaki bir zeminde durdu.

Einstein ve Siyonizm ilişkisi, yalnızca bir tarihî detay değil, aynı zamanda etik siyaset, kültürel kimlik ve insanlık vicdanı adına üzerinde düşünülmesi gereken derin bir başlıktır.


Ayrıca bkz;

Yorum bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Scroll to Top